“DAHA YEŞİL BİR YIL, DAHA TEMİZ BİR GELECEK DİLEĞİYLE"

2023 yılının ilk Köşe’sinden tüm kıymetli okurlarıma selamlar, iyi haftalar. İyisiyle kötüsüyle bir yılı geride bıraktık… İyilerin ziyadesiyle tekrarlanması, kötülerin geçmişte kalması, bir daha yaşanmamasını dilerim. * Değerli okurlarım, bildiğiniz üzere burası “Yeşil Köşe”. Yeniye dair beklentilerimizde daha yeşil bir yıl, daha temiz bir gelecek için hedeflerimiz son derece güçlü, kararlı ve umut dolu… Bizim mücadelemiz kararlı fakat özellikle yasal düzenleyici ve kanun koyucular tarafından yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının yaygınlaştırılması konusunda atılan adımların sıklığı ve kararlılığı ayrıca önemli. Sevgili okurlarım, detaylara başlamadan, 2023 yılına girmeden haftalar önce elektrik ve doğalgaza zam yapılmayacağı haberi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sayın Fatih Dönmez tarafından verilmişti. Yılbaşında elektrik ve doğalgaz fiyatlarına zam yapılmayacağı müjdesinin ardından, 2023 yılına saatler kala son güzel haber de Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’ndan Sanayicilerimize geldi. Elektrik fiyatlarında sanayi tarifesi üzerinde %16 indirim yapılarak, üreten sanayicimizin üzerindeki maliyet baskısı bir nebze azaltılmış oldu. Bu indirimlerin diğer çeyreklerde de sürdürülebilir olmasını temenni ederiz. EPDK’dan indirim haberi gelmesiyle birlikte bir de zam haberi! EPDK tarafından lisanssız elektrik üretim tesisleri için 28,80 ?/kWh olarak uygulanan dağıtım bedelleri 66,80 ?/kWh olarak güncellendi. Bu da Lisanssız Elektrik Üretim Santralleri’nin özellikle üretilen elektriğin satışı doğrultusunda büyük bir yük ve maliyet kalemi oluşturmakta. Kıymetli okurlarım, güncel indirim ve zam haberleri sonrasında, “Yenilenebilir Enerji Kaynaklarından Elektrik Üretimi” noktasında 2022 yılında yaşanan gelişmeleri ve 2023 yılında gelen yenilikleri paylaşmak isterim. * Geçtiğimiz yıl içerisinde Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliği üzerinde Ağustos 2022’de yapılan değişiklikle, tüketim fazlası enerjinin Dağıtım Şirketine satışına sınırlama getirildi. Değişen bu yönetmelikle, üretilen enerji miktarı kadarının satışına izin verilerek fazlasının şebekeye bedelsiz olarak verilmesi zorunlu kılındı. Üstelik üretilen enerji bedelsiz olarak şebekeye verilirken bir de tarafınıza yazılan dağıtım bedeli yükü ile karşı karşıya kalındı. Bu değişiklikten 2019 yılından bu yana kurulan birçok Güneş Enerjisi Santrali (GES) olumsuz yönde etkilenmiş olup yatırımcılar tarafında ciddi mağduriyetler yaşandı. Yönetmeliğin öz tüketim için düzenlenmiş olduğu fakat bunun ticari açıdan suiistimal edildiği gerekçesiyle değişiklik yapıldığı söylendi. Bir nokta da doğru olduğu düşünülse de en nihayetinde ülke olarak enerji kaynakları bakımından zengin bir ülke değiliz. Tükettiğimiz elektriğin yarısını doğalgaz ve kömür gibi fosil ve ithal kaynaklar kullanarak üretiyoruz. Ekonomik ve ekolojik olmayan bu kaynaklara para harcamak yerine, tüketiminden fazla üreten bir çiftçiye, bir sanayiciye veya bir tüccara verilse ne kaybedilirdi? Kaldı ki bu şekilde kurulan üretim tesislerinin yüzdelik payı, yenilenebilir enerji kaynaklarından üretim yapan santrallerin güç toplamı içerisinde oldukça küçük… Aynı tarihli yönetmelik değişikliği içerisinde, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının ülke içerisinde yaygınlaştırılması konusunda güzel bir adım da atılmış; tüketim tesislerinin enerji ihtiyacını karşılamak üzere kurulacak yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı üretim tesislerinde, üretim veya tüketim tesislerinin farklı dağıtım ya da görevli tedarik şirketi bölgesi sınırları içinde olmasının önü açılmıştı. Yani ülkenin herhangi bir elektrik dağıtım bölgesinde tükettiğin enerjiyi, farklı bir dağıtım bölgesi içerisinde kuracağın tesisten ürettiğin enerji ile mahsuplaşabilmesinin önü açıldı. Organize Sanayi Bölgeleri içerisinde faaliyet gösteren işletmeler de dâhil olmak üzere, ilgili yönetmeliğin 5.1.h maddesi çerçevesinde Türkiye’nin herhangi bir ilinde GES/RES kurulmasının önü açılmıştı. Bu gelişme oldukça kıymetliydi; özellikle enerji tüketiminin yüksek olduğu, çatıların bu tüketimleri karşılayacak yeterli alana sahip olmasından dolayı arazi üzerine GES kurmak zorunda kalan fakat uygun ve ucuz arazi bulamayan özellikle sanayi tesisleri için büyük avantaj yarattı. Tam da bu konu ile ilgili olarak 31.12.2022 tarihli, 2022 yılının son saatlerinde ilgili yönetmelikte bir güncelleme yapılarak; Üretim-Tüketim tesislerinin farklı dağıtım bölgelerinde olacağı 5.1.h GES/RES uygulamalarına ait başvuru süreci 1 Temmuz 2023 tarihine ertelendi. Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliğinin yayımlandığı tarih itibarıyla işletmede olan veya 1 Temmuz 2023 tarihine kadar işletmeye girecek üretim tesisleri ile farklı dağıtım ya da görevli tedarik şirketi bölgesi içindeki tüketim tesislerinin mahsuplaşma işlemlerinin 1 Temmuz 2023 tarihine kadar üretim tesisinin bulunduğu bölgedeki görevli tedarik şirketi tarafından yürütüleceği belirtildi. * Bu konuyu şöyle yorumlayabiliriz, farklı dağıtım bölgelerinde Üretim-Tüketim yapan tesislerin mahsuplaşma işlemlerini 1 Temmuz 2023 tarihine kadar santralin bulunduğu ildeki dağıtım şirketinin yapacağı, mahsuplaşma işlemine nasıl devam edileceğine dair yol haritasının henüz belli olmadığı ve 1 Temmuz 2023 tarihinde netleşeceği beklenmekte. 2023 yılına saatler kala Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından bir yönetmelik değişikliği gündeme gelerek, İmar Barışından yararlanmış, Yapı Kayıt Belgesine sahip binalarda GES kurulabilmesinin önü açıldı. 31.12.2022 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan “Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” ile ilgili düzenlemede yönetmeliğin “Yapı Ruhsatı Gerekmeyen İnşai Faaliyetler” başlıklı 59’uncu maddesinin ikinci fıkrasına “Yapı kayıt belgesi bulunan binaların ihtiyacı için yapılacak güneş kaynaklı yenilenebilir enerji sistemleri de bu fıkra kapsamında değerlendirilir.” ibaresi eklendi. Daha öncesinde, Yapı Kayıt Belgesine sahip binalarda İmar Kanunu’na uymadığı gerekçesiyle GES kurulamıyordu. * Burada son derece önemli bir nokta lütfen atlanmasın! Binanın statik dayanımı! GES Uygunluk Yazısı verecek ilgili belediyeler eminim dikkat edecektir fakat bu konu ile birlikte belki daha fazla dikkat gerekecek. Ben de bir İnşaat Yüksek Mühendisi olarak GES kurulmak üzere çokça çatıyı inceliyor, analiz yapıyor ve projelendiriyorum. Bu esnada da piyasada yeterli kontroller yapılmamış tabiri caizse sabunlanarak mevcut ve ek yüklerin kurtarılması kâğıt üzerinde sağlanmış birçok statik proje ile karşılaşıyorum. Yürürlüğe giren bu gelişme sonrası, özellikle Yapı Kayıt Belgesine sahip binaların statik projelerinin incelenmesine daha fazla dikkat! Değerli okurlarım, yazımı sonlandırmadan önce yine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından duyurulan son ve son derece kıymetli bir gelişmeden daha bahsetmek isterim. * Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, “Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” kapsamında binalarda yenilenebilir enerji zorunluluğunun 1 Ocak 2023 tarihinde başladığını duyurdu. Bu duyuruyu yorumlayacak olursak değerli okurlarım; “Neredeyse Sıfır Enerjili Binalar (nSEB)” hedefiyle yola çıkan Bakanlık, 1 Ocak 2023 tarihinden itibaren 5.000 m2’den büyük olan tüm binalar; Enerji Performans Sınıfı en az “B” olacak şekilde inşa edilecek, Tükettikleri enerjinin en az %5’ini yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılamaları zorunlu olacak. Projeleri bu uygulamalara göre hazırlanmayan binalara ruhsat düzenlenmeyecek! Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından atılan bu adım ile ülkemizin Enerji İthalatı Faturasının yıllık 5 Milyar Türk Lirası azalması beklenmektedir. Ayrıca yapıların “C” olan Enerji Performans Sınırının “B”ye çıkarılması ile Isı yalıtım malzemesi kalınlıklarının İstanbul’da ortalama 5 santimetreden 7-8 santimetreye, Ankara’da ise 6 santimetreden 8-9 santimetreye çıkarılarak pencerelerin ısı yalıtım değerlerinin de iyileştirilmesi hedefleniyor. Bu sayede ısıl konfor şartları bozulmadan enerji tüketimlerinden ortalama %25 tasarruf sağlanması hedefleniyor. * Değerli okurlarım, 2023 yılı yönetmelik değişiklikleri kapsamında Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yayınlanan değişikliklerin ülkemiz ve dünyamız adına, ekonomik ve ekolojik faydalar sağlamasını ümit ediyorum. Yazımın başında belirttiğim gibi, “Bizim mücadelemiz kararlı fakat özellikle yasal düzenleyici ve kanun koyucular tarafından yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının yaygınlaştırılması konusunda atılan adımların sıklığı ve kararlılığı ayrıca önemli.” Umuyorum ki bu kapsamda 2023 yılı ve sonrasında çözüm odaklı ve kararlı adımlar hızla atılır ve yeşil bir gelecek hayalimizi kaybetmeden, gelecek kuşaklarımızın yaşayacağı daha temiz bir dünyayı hep birlikte inşa ederiz. Kıymetli vaktinizi ayırdığınız için teşekkürler… Bir sonraki yazımda görüşmek dileğiyle… Sağlıkla kalın. Sidar Anıl Özalp